Dün kardeşim aşağıdaki haberi okumuş ve Armağan Portakal'ın sözlerini bana yazdı ne düşünüyorsun diye. 

Onedio'nun haberine göre;

2005'te kurumsal hayattan istifa edip çiftçi olarak yoluna devam eden Armağan Portakal'ın şu sözü insanı uzun uzun düşündürecek cinsten: "Omzumda apoletlerle süslü bir balıktım. Ama akvaryumda! Dışarda, ufacık bir balık oldum ama tertemiz kocaman bir okyanusta.."

Tabi ki, kendi işinin patronu olmak, kimseye hesap vermemek, patron amir ilişkisi olmadan çalışmak. Kim istemez ki, hem zevk aldığın, hobin olan bir işi yapmayı hem de geçimini sağlayacak parayı kazanabilmeyi. Bunu başarabilenleri kutluyorum. 

Malumunuz Üniversite mezuniyetimden bu yana kurumsalda mühendis olarak çalışıyorum. Yıllar içinde çevremde kurumsalı bırakıp kendi işini kuran arkadaşlarım oldu. Bazısı hani derler ya aldı yürüdü, bazısı da zor günler yaşadı.

Kurumsalda bir çok farklı karakter çalışır bilirsiniz. Tak diye ayrılmak da herkesin harcı değildir. Neden mi? 

1. Aylık belli bir gelirin var ve bu parayla ev geçindiriyorsan, çocuğun, eşin, eline bakan bir ailen varsa,
2. Kenarda birikmiş bir paran yoksa, ayrıldığında kiranı nasıl ödeyeceğini düşünüyorsan,
3. Kendi patronun olabilmek için herhangi bir becerin, para kazanabilecek bir hobin veya mesleğin yoksa,
Sersefil kalacağın çok açıksa bu ayrılış bir KAHRAMANLIK değildir

Hemen ayrılman için nedenler ise;

1. Tek başınasın, kimseye hesap verme durumun yok, ailen senin eline bakmıyorsa
2. Yaratıcı fikirlerin bunları kullanarak para kazanacak potansiyelin varsa
3. Kenarda bir kaç ay geçimini sağlayacak birikimin varsa
O zaman KAHRAMAN olabilirsin
(Bunlar tamamemn benim kişisel fikirlerim)

PLAZADAN DÜNYAYA 

Plazadan Dünyaya sitesinin yazarları olan;  İrem, Zeynep ve Selin'den bahsetmemek olmazdı. 
Onlar diyor ki;

Kariyerin alın yazındır” anlayışına şiddetle karşı çıkan bizler diyoruz ki: “Seçtiğin kariyer bir kara delik değildir, girdin mi çıkabilir, çıktın mı yeniden girebilirsin.” Özellikle beyaz yaka biraderler ve hemşireler, inanması zor geliyor biliyoruz ama valla doğru söylüyoruz, bunları yapan insanlar var, hikayelerini ve önerilerini sizinle paylaşacağız...

10 küsür yıllık kurumsal çalışma hayatını bırakıp "başka bir hayat mümkün mü?" sorusuna yanıt bulmak için istifalarını vermiş bu üç KAHRAMAN kadın.

Benzer atılımlar yapmış iş insanları ile yaptıkları birbirinden ilginç röportajı yayınlıyorlar sitelerinde. Okumanızı öneriyorum, belki de size ilhan verir o gücü kendinizde siz de bulursunuz.

Hiç bir zaman çalışma hayatımı, ayağımdaki pranga olarak, kendimi de akvaryumda süslü apoletleri olan bir balık olarak görmedim. Kazandığım paranın hakkını vererek çalışmayı, çalışırken de mutlu olabilmeyi başardım. İş arkadaşları ve yöneticilerle iyi ilişkiler kurmayı başarmak da önemli bir nokta. Hobilerime de vakit ayırdım, aileme de arkadaşlarıma da. Zevk aldığın bir hobi, uğraş edinmek çok önemli bir mesele. Sana kaçış şansı veriyor. Bana bunu blog yazılarım, gönüllü muhabirliğim, sosyal sorumluluk projesi olan kitap yazılarım ve röportajlarım verdi.

Sabit bir gelirimin olması hayat yolculuğumda bana güven verdi. Ancak çok bunaldığım, beni mutsuz eden yerde de durmamak için departman, Daire, Genel Müdürlük her ne şekilde geçiyorsa sizin literatürde değişikliğinden asla korkmadım. Sıfırdan başlamanın insanı geliştirdiğini düşünenlerdenim. Her ne yaparsan yap aşk ile yap diyor ya Kenan Doğulu. Aslında işin aslı burada.
Mutsuz olduğun yerde durma! 

Sürekli şikayet edip, bu durumu düzeltmek için kılını dahi kıpırdatmazsan da sana uğurlar olsun!

Hayata ve insanlara biraz da olumlu yönünden bakmayı dene!

Hiç bir iş, hiç bir yönetici mükemmel değil!

Mutlaka seni mutlu edecek bir hobi edin, hatta en güzeli hobini işe çevir!

Empati kurma becerini geliştir!

10 Yorumlar

  1. İyi Bayramlar, en güzel bayram mesajlarını okumak üzere sizi blogummda görmekten mutluluk duyacağım.

    YanıtlaSil
  2. Anaokuldan mezara kadar kurulu düzenin hiçbirine inanmıyorum. İnsan en başından beri kendi düzenini kuracak cesareti gösterebilmelidir.
    Benim şu günkü aklım olsa hiç okula gitmezdim.
    Bunu nasıl yapabileceği konusunda bir fikir yazayım;
    Bir düzen kurmalı ve düzen askeri sistemle yönetilmelidir. Bunu yapan hayatının her aşamasında başarılı olur.
    Onun dışında gevşek bir yaşam başarıya ulaşmaz. Disiplin ve çalışma ile başarılı olunamayacak şey yoktur.
    Onun dışında düzenin oluşturduğu bazı meslekler çok nankördür boşluk kabul etmez. O işten çıktın mı veya ara verdin mi yeniden o meslekte tutunmak imkansızdır. Serbest mesleklerin tamamı bu kategoridedir. Bu nedenle bu meslekler emek vermeye yapılabilmeye layık değildir.
    Öğrenmeyelim mi? Hayır bu alanlardaki bilgiler hayatidir ve mutlaka öğrenilmelidir. Ama meslek olarak tehlikelidir. Felsefe de aynı şekilde tehlikeli bir meslektir.
    Onun dışında emeğin seyahat etmesi vardır ki ondan hiç bahsetmeyeceğim. Bu sınıftaki insanlar her işi yapabilen İsviçre çakısı gibi insanlardır. Amaçları geçimini sağlamak sigara parasını çıkarmaktır. Bir dönem şarküterici olabilirken sonraki dönem sigara parasını çıkarmak için dolmuş şoförü olabilir.
    Bir insana hayatta yaşayabilmek için vizyon lazımdır. Kendini güvenli limanlara atmanın anlamı yoktur.
    Güvenli olan liman insanın dürüstlüğü olacaktır.

    Son cümledeki hobi hakkında birşey yazayım;
    Bir hobi edinin,
    Bu hobi hakkında yapacağınız ilk iş hobi hakkında blog açmak ve yazı yazmak, geliştirmek olsun.
    İlerleyen zamanda seni karşılayacak bilgiyi, beceriyi başladığında hayal bile edemeyeceğin seviyeye geldiğini göreceksin.
    Mutlaka yazın. Blog yazın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu orjinal fikirleri bizimle paylaştığınız için teşekkürler
      Dürüst , çalışkan, iyi insan severiz
      Bir de blog yazın blog okuyun dostlar

      Sil
  3. Öncelikle demeliyim ki, sabahtan iki üç keredir başlıktaki kurumsal kelimesini kumsal olarak okumam. Sonra kurumsala dönmesi tuhaf oldu kendi adıma.
    Insan, evet, sabit bir gelir için kurumsal bir iş tercih ediyor. Sizinde dediğiniz gibi bakması gereken insanlar oluyor.
    Insan en çok sevdikleri için çalışıyor bence. Yoksa çekilir mi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kumsal okumanıza hiç şaşırmadım ben de öyleyimdir bazı kelimelerde :)))
      değil mi sorumluluğun varsa çok zor bırakıp gitmek

      Sil
  4. Kişiden kişiye değişen bir konu, yapabilen yapamayan meselesi. Kimisi karakterinden dolayı, kimisi de şartlarından dolayı yapar ya yapamaz. Ama işin özü belli, sevdiğin işi yap yeter ki... Sen zaten hayata karşı bu pozitif bakışınla her yerde mutlu olursun:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çok teşekkürler canım
      sevgiyle yapılan her şey güzel haklısın
      pozitif bakmak çok önemli

      Sil