Havalar ısınınca "Tatile Nereye Gitsek?" diye düşünmeye başlarız biz Ankara'da yaşayan memuruslar,
Çünkü tatil demek Ankara'dan kaçmak, denize kavuşmak demektir,
Kızgın kumlardan serin denizlere kendini bırakma hayalleri ile mesaiyi bitirmeye çalışır,
Masa takviminin üzerinde temmuz ayındaki fotoğraf, deniz temalı olunca da işler daha da zorlaşır,
Masamın altındaki çöp kutusuna buzlu su doldurup ayaklarımı içine sokmanın planlarını kurmuşluğum var :))
Memurus ilk on yıla kadar 20, sonrasında 30 günlük yıllık izninin tamamını da alamaz bir seferde,
En fazla 2 haftaya müsaade edilir çoğu zaman, bu sürede tatil memurusun tadını damağına bırakan türdendir,
" eee daha karpuz keseceydik" derken kendini hoooppp Ankara'da Dairede buluverir! 
Bu kısa soluklu tatilde kaydettiği anılar ise ona tam bir sene yeter de artar bile (desem de inanmayın)
Ben de bir soluk almaya kaçıyorum,
Görüşmek üzere....

6 Yorumlar